100. Yıl 23 Nisan, Meclisin Açılışı ve Önemi Konuşması

100. Yıl 23 Nisan, Meclisin Açılışı ve Önemi Konuşması

23 Nisan 1920 Türkiye Büyük Millet Meclisinin açıldığı ve kişisel Egemenlik ve Yönetimden Ulusal egemenlik ve demokratik yönetime geçildiği gündür. Türk Ulusu’nun özlediği, özlemini çektiği geleceğin Türkiye’si için ilk adımın atıldığı gündür. Türkiye Cumhuriyeti bayrağı
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun 100. yılını kutladığımız bu gün bir daha anlıyoruz ki Cumhuriyet devrimi ile birlikte Anadolu’nun yeniden dirilişini yeniden yapılanmasını o güne borçluyuz. Bu yeni yapı üzerine asil bir şekilde bina inşaa edilmiştir. Bunu yapanlar ise dönemin devrimci, idealist vatansever insanları olmuştur.
Bu idealist insanlar inkılap hareketini özümsemiş, milli şuura sahip karakterlerdir. Bu insanlar hayat serüveni içerisinde karmaşık yollardan geçerek bir araya gelmişler ve çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini atmışlardır.
Kendi hayatlarını geleceğin çağdaş, modern, maddi ve manevi varlığını kaybetmeyen, değerleri ile övünen yeni Türk toplumu yaratma mücadelesi içinde geçirmişlerdir.
Bu kahramanların arayışı Türk halkının arayışıdır. Yazgısı Türk halkının yazgısıdır. Yaşamları da Türk Ulusu’nun yaşamıdır.
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının Türk milletine kazandırdığı bu değerler, bir devir başlangıcının, bir yeni sabahın ilk işareti olmuştur. Kurtuluş Savaşı sonrasında Türk milleti ilim, imar, iktisat, güzel sanatlar sahasında büyük bir gelişme içerisine girmiştir. Artık memleketin çehresi değişmiştir. Yeni büyük fabrikalar, büyük binalar her yeri sarmaya başlamıştır.
Tiyatro, şiir, edebiyat, karikatür, musiki alanlarında büyük ustalar yetişmeye başlamıştır.
Harf İnkılabı, Tarih Cemiyeti, Yüksek İktisat Enstitüsü, Halk Evleri gibi daha bir çok alanda büyük atılımlar, büyük yenilikler gerçekleşir.
Savaş sonrasında Anadolu toprağı, suyu, kırı, bayırı, dağı, taşıyla eşsiz güzelliğiyle cennetten bir parça gibi gelişmeye devam eder.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun 100. yılını kutladığımız bu özel günde dönemi iyi anlayabilmek için 1920 döneminin daha öncesine gidip olayları incelemek , dünya devletlerinin emellerinin ne olduğuna bakmak gerekir. İşte o zaman verilen mücadelenin ne kadar kutsal olduğu anlaşılacaktır.

SONUÇ
Dünyada ekonomik ve siyasal gücü elinde bulunduran devletler; tarihten gelen emellerini gerçekleştirmeyi hiçbir zaman göz ardı etmeyecek, daima bu amaç için çaba sarf edeceklerdir. Gerektiğinde bunun için düşmanları ile dost görünüp anlaşma bile yapacaklardır.
Türkiye Cumhuriyeti olarak yapmamız gereken, barış zamanında her alanda hazırlıklarımızı yapmak, teşkilatımızı ve kaynaklarımızı ona göre hazırlamak, bilgi ve teknolojimizi yükselterek içinde bulunduğumuz sınırlara, vatan topraklarına göz dikmiş düşmanlara, vatanımıza el uzatma cesaretini vermemektir.
Bu vatan uğruna canlarını vermiş ezelden bu güne kadar tüm şehitlerimizi, gazilerimizi saygı ve rahmetle anıyoruz.

İbrahim Elibal
Uzman Psikolojik Danışman

1 Cevap
  1. 21 Nisan 2020

Yorumunuzu Yazınız

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir