DEPRESYON
Depresyon sözcüğü,günlük dilde birçok duygunun bir araya gelişini betimlemek için kullanılır. (üzüntü,hayal kırıklığı,karamsarlık. )Doktorlar ve Klinik psikologlarına göre depresyon ya da depresif rahatsızlık tedavi gerektiren bir durumdur. Depresyondaki insanın tembel, bencil,işten kaytaran bir kişi olduğunu sanarak “Kendini toparla”, “kurtul şu dertten artık,bu kadar kötü olamazsın” gibi sözlerle yardımcı olmaya çalışırlar. Oysa depresyon için tedavi görenlerin “Keşke ayağım kırılsaydı,o zaman insanlar en azından sorunumun ne olduğunu gözlemleyebilirlerdi. ” dedikleri ortaya çıkmıştır.
Depresyon ; duygu durumundaki bir bozukluktur. (Blacburn Ivy M. 1987,Remzi Kitabevi A. Ş,1992 S: 9) Bir duygu durumu bozukluğu olan depresyon sadece üzüntü ,keder gibi duygularla açıklanamaz,birden fazla belirtinin bir araya geldiği bir hastalık olarak tanımlanır. Gerçektende depresyon,sıradan bir sıkıntının çok ötesine geçmiş olan sürekli bir duygu durum bozukluğudur. Üstelik tedavi edilmediğinde intihar gibi istenmeyen sonuçlara yol açabilirler.
Depresyon Belirtileri
* Bireylerde çökkünlük,
* Günlük aktivitelere karşı ilgi azalması,eskisi kadar zevk almama,
* Aşırı kilo kaybı ,kilo alımı
* Her gün uykusuzluk çekme ya da aşırı uyku hali,
* Yorgunluk, bitkinlik,enerji kaybının gözle görülür hale gelmesi.
* Bireylerin kendisini değersiz hissetme duygusunun giderek güçlenmesi
* Suçluluk duygusunun ortaya çıkması
* Dikkatini,düşüncelerini tek bir konu üzerinde yoğunlaştırma yetisinin giderek azalması
* Yetişkinlerde cinsel isteksizlik
* Sık yineleyen ölüm düşünceleri.
Bir kişiye depresyon tanısı konulabilmesi için bu belirtilerden en az beş tanesinin en az iki hafta boyunca görülmesi,üstelik,bireyin dile getirdiği şikayetlerinin arasında çökkünlük ve ilgi azalmasının bulunması gerekiyor. (Zoom. Roshe Dergisi. 2001 sonbahar sayısı, sy 4)
1970 ve 1980’lere kadar depresyonun çocuklukta ortaya çıkmadığına inanılıyordu,bu olasılıkla depresyon yaşayan çocukların üzgün ve sıkıntılı olmalarından çok alıngan görünmelerinden kaynaklanıyordu. Fakat araştırmalar sonucunda her yirmi beş çocuktan birinin depresyondan etkilendiği ortaya çıkmıştır.
Depresyonlu çocukların değişik fiziksel ve psikolojik semptomları vardır. Bunlar iştah değişikliğinden, konsantrasyon, hafıza yetersizliklerine kadar çeşitlilik gösterir . Depresyonlu olan çocukların hepsi kendilerini üzgün sıkıntılı hissederler . bu duygular aşırıya kaçabilir.
Ümitsizliğe ve çaresizliğe dönüşebilir. Böyle bir durum intihar riskini doğurabilir. “Depresyon” aynı zamanda gençlerin “acıyı hissetmemek” için girdikleri arayış nedeniyle uyuşturucu ve alkol kullanmaları açısından da risktir.
Çocuğunuz Depresyon Yaşıyor mu?
1. Çoğu zaman kendini üzüntülü ve bomboş hissediyor mu?
2. Çoğu zaman sıkıntılı ve huzursuz biri mi?
3. Bütün aktivitelere karşı ilgisini tamamen yitir di mi?
4. Kendi kontrolü dışındaki şeylerden kendini değersiz, çaresiz ve aşırı suçlu hissediyor mu?
5. İştahında (aşırı iştah kaybı veya iştahsızlık) ya da kilosunda ( artış veya genellikle azalma) belirgin bir değişme var mı?
6. Uyumakta zorluk çekiyor mu?
7. Davranışlarında veya konuşmasında hızlanma ya da yavaşlama var mı?
8. Bitkin ve enerjisiz mi?
9. Konsantre olmakta veya karara vermekte güçlük çekiyor mu?
10. Ölümle ilgili tekrarlayan düşünceleri var mı? Yada kendini yaralamayı ya da öldürmeyi düşünüyor mu?
Eğer 1. ,2. , veya 3. soruya ve en az dört ayrı soruya daha evet yanıtı vermişseniz çocuğunuz büyük bir olasılıkla depresyon olabilir. Eğer 10. soruya yanıtınız evet ise çocuğunuz intihar riski taşıyor. Depresyon kronik bir bozukluktur ve teşhis edilmeden önce en az iki hafta devam etmiş olması gerekmektedir. (Swedo , Susan Anderson, Leonardo. Opsilon Yayınları,2003)
Depresyon Nedenleri
Gelişim Dönemlerine Göre Depresyon Nedenleri
• bebeklik dönemi
• oyun çağı dönemi
• okul dönemi
• ergenlik dönemi
• Bebeklik Dönemi: 4 veya daha fazla ay anneden ayrılma
Klinik: gelişme geriliği meydana gelir, çocuk büyüyemez, apatik, cansız, hareketsiz bir bebek haline gelir.
Tedavi: Yerine koyma
Oyun Çağı Dönemi
Etiyoloji; Psikososyal faktörler (ayrılık, taşınma, hastalık, kardeş doğumu, kayıp vb. . )
Klinik: Beklenen gelişmeyi göstermez, geri çekilme, hareketlerinde azalma veya hırçınlaşma, huysuzluk, davranış bozukluğu, uyku, yeme alışkanlıkları ve dışkılamada bozulma, değişim ve gerileme meydana gelir.
Tedavi: Aileye veya stres yaratan durumlara yönelik tedbirler ve öneriler.
Oyun tedavisi: Bunları yaparken başlıca amacımız çocuğun hayatına girmek, halledemediği konuyu halletmesine yardımcı olmak, zihin gündemini değiştirmek ve umutlandırmaktır.
Okul Dönemi
Etiyoloji; Stres Yaratan Durumlar: Arkadaş, okul, aile ilişkilerinde yetersizlik ve kronik hastalık ya da biyolojik yatkınlık
Klinik; huysuzlanma, geri çekilme, davranış sorunları (yalan söyleme, vurma, kırma vs. . ), vejetatif semptomlar (uyku, iştah, ilgi ve aktivite azalması), intihar düşünceleri, okul ve evden kaçma, ders başarısında düşme.
Tedavi; 1. İlaç tedavisi: Tetrasiklik antidepresanlara genellikle 12 yaşından sonra başlanır. 6-12 yaş arası çocuklara trisiklik antidepresan verilir (imipramin, klomipramin vs. . . ) Trisiklikler 1-5 mg/kg kullanılır. İlacın toplam dozu 200 mg/ gün’den daha fazla olmamalıdır.
2. Grup tedavisi
3. Oyun tedavisi
4. Aile tedavisi
Ergenlik Dönemi
Etiyoloji; 1. Stres faktörleri: arkadaş, okul, aile ilişkilerinde bozulma, planlarda aksama, kronik hastalık, ayrılma, kayıplar
2. Biyolojik yatkınlık
Klinik; Belirtiler iki hafta boyunca sürer, başka bir hastalığa bağlı olmamalıdır.
Kendisi ya da etrafındakilere göre depresif duygudurum içinde olmalıdır, bu hemen her gün olmalı ve gün boyu sürmelidir, gençlerde duygudurum irritabl, öfkeli, kızgın vs. . . olabilir.
İlgi ve aktiviteleri azalır. Beklenen kiloyu alamaz veya kilo kaybederler (vücut kilosunun % 5’inden fazlasını kaybetmesi)
Uyku bozukluğu (dalmada güçlük, gece uyanma, erken uyanma, çok uyuma), yorgunluk, enerji kaybı, değersizlik, kendini suçlama, kararsızlık, karmaşık duygular daha fazladır. Dikkat ve konsantrasyon bozukluğu vardır. Bu da okul başarısında düşmeye neden olur. İntihar düşünceleri olabilir, intihara girişim varsa risk çok artar, aile hikayesi önemlidir. Arkadaş ilişkileri bozuktur.
Tedavi; 1. İlaç tedavisi: Organik bozukluk olmasa bile değişmiş olan dengeyi düzeltmek için kullanılır.
2. Psikoterapi: her zaman endikedir.
3. Aile ve okul işbirliğini sağlamak
Depresyonun Tedavisi
Çocukluk çağındaki depresyonun tedavisi için genellikle ilaçlar tercih edilir. Çünkü depresyon fark edilmeden önce orta derecede şiddetli hale gelmiştir. Hafif depresyon,psikoterapi,bilişsel davranış terapisi gibi psikolojik tedavilere yanıt veren bir depresyondur. Fakat hafif ve orta dereceli depresyonların tedavisinde hem ilaç hem de psikolojik tekniklerin kullanıldığı bir tedavi yöntemi gerekmektedir.
1. Psikolojik Tedaviler
Psikoterapi;küçük çocuklar için oyun terapisi,daha büyük çocuklarla gençler için psikoterapi (konuşma terapisi) depresyona neden olan bazı konuların çözümüne yardımcı olabilir. Terapist özellikle küçük çocuklarda terapiyi ilginçleştirmek için oyunlar,bilmecelşer,hikayeler kullanır. Gençlerde grup terapisi çok etkili olabilir. Çünkü gençler,duygularını kendi aralarında paylaşmayı bir yetişkinle paylaşmaya tercih ederler.
Aile terapisi ve eğitimi stres yaratan ailevi konuların azalmasına yardımcı olur. Aynı zamanda aile bireylerine problemli durumlarda neler yapabileceklerini sunabilir.
Bilişsel terapide ise hedef; gençlerin depresif düşüncelerini ve bu düşüncelerin zarar verici etkilerini anlamasını sağlamak,pozitif düşünmeyi yaratıcı düşünme yolları ile değiştirmektir.
2. İlaçla Tedaviler
İlaçlar bipolar bozuklukta hayat kurtarır. Hem manik hem de depresif durumları engellemek
ciddi kavrama güçlüğü çekiyorlarsa aileler; ilaçlara ve aynı zamanda nöroleptiklere başvurmalıdırlar.
Antidepresan olarak kullanılan üç sınıf ilaç vardır.
1. Selektif serotonin gerialım inhibitörleri ( SSRI)
2. Trisiklik antidepresanlar
3. Monoamin oksidaz inhibitörleri (MAOI)
Bu tip antidepresanların,mide bulantısı,kilo alma,ellerin titremesi,susuzluk hissi,idrarada artış,bitkinlik,sivilce oluşumu v. d. . bazı yan etkileri bulunmaktadır. Ayrıca Hekimler birlikte uygulanan farmakoterapi ve psikoterapi yöntemlerinin depresyonda kısa sürede başarılı sonuçlar verdiği konusunda hemfikir. ( Zoom dergisi,2001 Sonbahar sayısı)
“Depresyon gibi psikiyatrik bir hastalık konusunda gerçekten etkili olmak istiyorsanız,çocuklar hastalanmadan önce bir şeyler yapmalısınız. Gerçek çözüm psikolojik bağışıklık aşısıdır. ” (GOLEMAN Daniel,Duygusal Zeka. 1995. Varlık Yayınları 2001 Syf 308 )
Aileye Öneriler
Çocuğunuzun Depresyon Sorunlarının Üstesinden Gelmesine Yardımcı Olmak İçin Neler Yapılabilir?
1. Depresyon belirtilerini fark edin. Depresyon yavaşta başlayabilir,hızlıda. Çocuğunuzda depresyon olup olmadığını anlamak için kontrol tablosunu gözden geçirin. Yani belirtiler uzun seyretmeli.
2. Çocuğunuzun depresif göründüğünü fark ettiğinizde harekete geçin. Doktoruyla,okul danışmanıyla,veya bir terapist önermeleri için bir ruh sağlığı merkeziyle bağlantıya geçin.
3. Depresyona neden olabilecek aşırı stresi ve diğer risk faktörlerini engelleyin.
Stres depresyona yol açmaz fakat kondinasyonun kötüye gitmesini sağlayabilir. Eğer kontrolünüz altında olan stres yaratan durumlar varsa (aldığı notlar veya kıyafet leri hakkında konuşmak gibi )bunları ortadan kaldırın. Bu hem sizin,hemde çocuğunuzun ruh sağlığını dengeleyecektir.
4. İntihara meyilli davranış belirtilerini fark edin ve hemen müdahale edin. Eğer çocuğunuz “Keşke ölsem”, “Artık dayanamayacağım”, “Bensiz daha mutlu olursunuz” gibi şeyler söylüyorsa harekete geçmelisiniz. Durumu görmezden gelip kendiliginden geçmesini beklemeyin.
5. İntihar hakkında konuşun
Bu “O’nun aklına olmadık fikirler sokmak,O’nun kendine zarar vermesine ortam yaratmak demek değildir. Tam tersine intihar hakkında konuşmak bazen intihar girişimini engeller. Çocuğunuzla konuşun ve O’nu neyin rahatsız ettiğini bulun. Çocuğunuzun en büyük korkusu ,kimsenin yardımını almamaktır ve gerçekten başka seçeneği olmadığını düşündüğünde kendine zarar verebilir. O’nu yalnız bırakmayın. Bu durum acil bir durumdur.