5 temel özgürlük – Özet
Anne babalar çocuklarının en iyisi olması için bazı kurallar koyarlar. Ancak bu kurallar bazı zamanlarda yanlış olabilmektedir.
1- Algılama Özgürlüğü: Sağlıksız anababa çocuklarını geçmişe, geleceğe veya olması gerekene yöneltir; o an olan olayları olduğu gibi algılamalarına izin vermez.
2- Kendi düşündüğünü olduğu gibi ifade edebilme özgürlüğü: Sağlıksız anababa, çocuklarının ne düşündüğüyle ilgilenmez, ne düşünmesi ve yapması gerektiğiyle ilgilenir.Sağlıklı aile ortamı çocuğun kendine özgü algılamasını ve düşüncesinin ifade etme olanağı sağlar; sağlıksız aile, çocuğun nasıl algılaması, düşünmesi ve davranması gerektiğiyle ilgilenir, çocukları belirli bir kalıba sokmak, onlar için, çocuğun kendisi olarak gelişmesinden daha önemlidir.
3- Kendi duygularını olduğu gibi ifade edebilme özgürlüğü: Sağlıksız aile ortamı içinde çocuğun hangi duygular içinde olduğuna önem verilmez, hangi duyguları ifade etmesi gerektiği daha önemlidir.Çocuk gülüyorsa gülmesi, ağlıyorsa ağlaması kınanır.Korkmuşsa,korkaklığıyla alay edilir. Çocuğa duygularını ifade hakkı verilmez, kapa çeneni, denir.
4- Karar verme özgürlüğü: Çocukların kendi arzularına göre birşeyi isteme yada reddetme özgürlüğü yoktur.Sağlıklı ailede ise çocuğa ne istediğine kendisinin karar vermesi ve bu kararın sorumluluğunu yüklenmesi beklenir öğretilir. Sağlıklı ailede çocuk yemek yemeye zorlanmaz. Yemek zamanı gelince ailenin beraberce yemek yemesi beklenir; ne varki kimse belirli bir miktar yemeye zorlanmaz .Yemek zamanı yemeyen çocuk bir saat sonra, Benim karnım acıktı, bana yemek ver, diye annesine gelince annesi ‘’Bir saat önce yemek zamanıydı, o zaman yemedin.Burası lokanta değil, istediğin zaman sana yemek hazırlanamaz.Önümüzdeki yemek zamanına kadar beklemek zorundasın” , der .Böylece çocuk sofrada yemek yememe davranışının sonucuna katlanmak zorunda brakılır.Anne yemek masasında cocuğuna, ‘’Şimdi iyice ye de, bir saat sonra benim karşıma , anne karnım aç diye çıkma !” demez.İstediği kadar yemek yeme yine çocuğun kararına brakılır. Sağlıksız ailede , çocuğun neyi ne kadar yemesi gerektiği sürekli kendisine söylenir.Çocuğun kendi davranışlarından sorumluluk almasına olanak verilmez.Sorumluluk kazanan insan zamanla bağımsız olmaya yönelir; sağlıksız ailenin ise bağımsız insana tahammülü yoktur.
5- Olmak istediği yönde gelişerek kendi özünü gerçekleştirme özgürlüğü:Sağlıksız ailede , kimin ne olması gerektiği aile içindeki katı kurallar çerçevesinde belirlenmiştir.Kişinin nasıl bir insan olarak yaşamını sürdürmesi gerektiği, dolaylı ve dolaysız , sürekli kendisine empoze edilir.Bu tür yönlendirme küçükken çocuğun nasıl bir oyun oynayacağı ile ilgili iken büyüdükçe nasıl meslek seçmesi ve kiminle evlenmesi gerektiğine dönüşür.’ İç çocuğu utanca boğulan yalnız kalmaktan nefret eder, yalnız kalmamak için elinden geleni yapar. Her zaman başkalarının bekledikleri yapar; kendi sorunlarına çare bulmaktan daha çok başkalarının sorunlarını çözmeye yönelir. Mahcubiyet sağlıklıdır. Bizim kendimizden beklediklerimizi, kendi gücümüzün sınırlarını bildiğimizi, bazı temel iç ilke ve değerleri içimize sindirip sindiremediğimizi gösteren bir duygudur. Mahcubiyet duygusunun kaynağı kişinin kendi özü, kendi algılaması, kendi değerlendirmesidir.Bunun temelinde vicdan vardır.Utanç duygusunun temelinde başkalarının beklentilerini yerine getirmeme korkusu vardır. Mahcup olan kişi kendi beklentilerini yerine getirmediği için utanıyor ve bu süreç sonunda kendi sınırlarını ve alçakgönüllü olmayı öğreniyor. Kişi kendi paradigmasını değerli bulmalı, bir anlamda o paradigmaya saplanıp kalmalı.